CEBİMDEKİ YABANCI
Cebimdeki Yabancı (Serra Yılmaz,2018), bir akşam yemeğinde buluşan 7 arkadaşın cep telefonlarına gelen bildirimlerini grupla paylaşmalarını gerektiren bir oyun oynayarak birbirleri hakkında beklenmedik bilgilerle karşılaşmalarını konu alır.
Göstergebilim
Filmin başlangıcında tabakları çatalları kenarda üst üste duran boş bir yemek masası görüyoruz, devamında ise yemek için yapılan birtakım hazırlıklar sürdürülüyor. Özenle sürdürülen bu hazırlık süreci ve çeşitli yemekler olması bize önemli misafirlerin olduğunu, bir süredir görüşülmediğini ya da planlanmış kalabalık bir toplanma olacağını gösteriyor.
Filmin devamında evinde ağırlayan çiftin üniversite sınavına hazırlanan çocukları hakkında tartışmaları ve Banu(anne) karakterinin “taşrada üniversite okuyacağına ODTÜ, Boğaziçi gibi düzgün üniversiteler kazansa ya” söylemi ya da akşam yemeğinden önce şarap içmeleri karakterlerin kendilerini sınıfsal olarak üstte gördüklerini ve Avrupai bir yaşam sürdürdüklerini gösterebilir.
Masada edilen hayata yeni bir çocuk getirme muhabbeti ve karakterlerin söylemleri onlar hakkında biraz daha fikir edinmemizi sağlıyor. Mesela Tuba (Leyla Lydia Tuğutlu) karakterinin güler yüzlü sevecen tavrı ve anne olmak istemesi kafamızda oluşan Tuba karakteri ile eşleşen bir söylem çünkü genç, yeni evli ve hevesli fakat Banu (Belçim Bilgin) karakterinin filmin başında da gördüğümüz otoriter anne karakterini sağlamlaştırarak çocuk yapmanın bencilce bir şey olduğunu söylemesi ile mantık çerçevesinde yorumlamasını yani duygularını katmaması bu karakteri daha iyi yorumlamamızı sağlıyor.
Ay Tutulması
Ay tutulması imgesi filmde çok önemli bir yer kaplıyor. Filmin başında Tuba karakteri bugün ay tutulması olacağından bahsediyor ve oyunu oynamaya başladıklarından biraz zaman geçtikten sonra Suavi (Çağlar Çorumlu) ve Kerem (Buğra Gülsoy) karakterleri balkonda ay tutulmasının yavaş yavaş başladığını belirtiyor. Bunun üzerine Kerem birazdan kendisine bazı fotoğraflar geleceğini ve oynadıkları oyundan dolayı sıkıntıya gireceğini söyleyip Suavi’den yardım istiyor. Burada ay tutulması imgesi oyun henüz başlamamışken ayın daha tutulmadığını fakat oyun başlayıp işler biraz çığırından çıkmaya yaklaştığı zaman yavaş yavaş tutulmaya başladığını göstererek eylemsel kod halinde yansıtılıyor.
Olaylar gelişirken kameranın masanın etrafında gezmesi izleyiciye oyuncuların izleniyormuş hissini yansıtıyor, oyuncuların yüzlerinden ve hareketlerinden de daha gergin oldukları görülerek izleyicinin rahatsız edici bir ortamdaymış gibi yorumlamasını sağlıyor.
Kerem ve Esra’nın tartışması üzerine topluca balkona çıkan oyuncular aya bakarken Tuba karakteri ay tutulmasının iç içe geçtiğinden ve beraber olduğundan bahsediyor, hemen ardından Sinan (Şükrü Özyıldız) karakteri ise birazdan ayrılacaklarını söylüyor. Tıpkı şu an oyunun alevlenmesiyle ufak ufak pürüzlerin çıkması ile ilişkilerin çatırdaması gibi.
Filmin sonuna doğru beklenmedik sırların ortaya çıkmasıyla beraber, başlarda masum ve sevecen görünüme sahip olan Tuba’nın tuvalette kırmızı ruj sürmesiyle, kalan oyuncuların ona bakarken çıkıp alyansını fırlatması ile oyun hiç oynanmamış olsaydı gecenin nasıl biteceğini göstererek bitiyor.
Kırmızı ruj masum ve sevecen bir karakterin dönüşüme uğradığını yani artık o masumluktan çıkıp evlenmeden önceki kendisinden bahsettiği gibi bir- özgür ve bağımsız- karaktere döndüğünü gösteren bir gösterge olarak karşımıza çıkıyor. Alyansın çıkarılıp atılması kültürel kod olarak bir evliliğin bitişini ve farklı hayatlar yaşanacağını gösterirken, Tuba’nın alyansı atmasıyla beraber bunların yaşanmaması durumundaki o farklı hayat gösteriliyor.
İtiraflar yapıldığında ve her karakterin olayları sindirip “sıra bana ne zaman gelecek” düşüncesi ile gergin oturdukları sırada ayın en kanlı hali görülmekte, fakat filmin sonunda oyunun hiç oynanmaması ihtimali gösterildiğinde ay en parlak halinde. Burada ay tutulmasının zıt iki tarafı gösterilerek iyi ve kötü sonun sembolik kod halinde yansıtıldığını görüyoruz.
Metin (Serkan Altunorak) karakterinin oyun oynandığı sırada ne seyirciye ne de karakterlere hiçbir kötü sırrının ortaya çıkmaması ve filmin sonuna kadar iyi bir baba, iyi bir eş olduğu göstergesini gösterirken, filmin sonunda oyunun oynanmama ihtimali dahilinde, Metin’in gizli bir telefonunun olması ve başka bir kadından samimi mesajlar gelmesi ile sonlanıyor.
Fatıma’nın Eli
Tuba karakterinin aldığı “Fatıma’nın Eli” simgeli hediyesi filmin başında yine bir zıtlık ile karşımıza çıkıyor. Fatıma’nın Eli şans, bereket ve mutluluk getirdiğine inanılırken, aynı zamanda bir barış işareti olarak da kullanılmaktadır. Fakat o gece mutluluk aksine hüzün (çiftlerin aldatıldığını öğrenmesi) şans aksine şanssızlık, (Esra’nın telefonuna o an tesadüfen gelen huzurevi e-postası ve onun akabinde keremin annesinin evden atılmak istediğini düşünmesi) bereket aksine borç(Sinan’ın küpe aldığı yere olan borcu) gibi zıtlıklar yer alır.
Son olarak da barış işareti olarak kullanılan Fatıma’nın Eli simgesi, Suavi’nin arkadaşlarının homofobik yaklaşımlarından dolayı onlardan uzaklaştığını yani küslük söz konusu olduğunu gösterir.
Yorumunuzu Yayınlayın