6 Şubat 2023 gecesi merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde gerçekleşen ve 10 ilimizi etkileyen deprem anında ve sonrasında, öncelikle deprem bölgelerinde yer alan vatandaşlarımızın ve sonrasında tüm vatandaşlarımızın kaygı sorunları ortaya çıkmaktadır. Ben de bir psikolog veya psikiyatr bakış açısından ziyade deprem bölgesinde bulunan ve deprem anını yaşamış biri olarak, sizlerle deprem anında psikolojimizi nasıl yönetmemiz gerektiğine dair birkaç öneride bulunacağım. Başta deprem bölgeleri olmak üzere tüm ülkemize geçmiş olsun diliyor ve bir daha yaşanmamasını umuyorum.
Deprem Anı
Deprem, önceden kendini belli ederek ortaya çıkan bir afet olmamakla birlikte gerçekleştiği an oluşan kaygının insan psikolojisinde sonradan bırakacağı etki büyüktür. Bu yüzden deprem anında kaygının yönetilmesi oldukça önemlidir. Birey, deprem anında sallandığını hissettiği an oluşan güvensizlik duygusu ile panikatak geçirmesi, ağlamaya başlaması, olduğu yerden hareket edememesi gibi tepkiler vermektedir. Daha önce deprem gibi bir afetle karşılaşmayan bireylerin böyle tepkiler vermesi oldukça normaldir. Karşılaşan bireylerin de travma etkisinde bulunup yine kendilerini aynı güvensizlik duygusu içinde bulmaları ve hatırlamaları, bu tepkilerin tetiklenerek yine ortaya çıkmasına neden olur.
Maalesef ülkemiz deprem bölgesinde yer alması sebebiyle depremi hisseden her il, yıkıma uğramama durumunda bile şiddetli sallanma ile aynı psikolojik etkilerin bireyde yer edinmesine neden olur. Deprem anında olduğumuz yerden kalkıp çevremizdeki en sağlam bölgeye gidip hayat üçgeni oluşturmamız gereklidir. Fakat yukarıda bahsettiğim psikolojik etmenlerden ötürü o an, bunu düşünemeyip olduğumuz yerde kalabiliriz. Bu durumda yalnız olmadığımızı hissetmek ve derin nefes alıp vermek bir nebze de olsun kendimizi rahatlatmamızı sağlayacaktır.
Deprem Anında Ne Yapmalıyız?
Ayakta olmamak, sallanan yerlere odaklanmamak (avize, dolaplar vs.)geçirilen atağın tetiklenmesini önlemeye yarayacaktır. Sallantının durulması durumunda evden dışarıya çıkıp bina çevresinde bulunmamak ve deprem sonrası artçı depremlerin olması durumunu göz önünde bulundurarak, ilk 6-9 saat ev içerisinde olmamak hem fiziken hem de ruhen güvende olmaya yarayacaktır.
Beynimiz kaygı geçirdiği yere -bu yer kendi evimiz olsa bile- yabancılaşmakta ve uzak durmak istemektedir. Bu yüzden bu durumda en mantıklısı, olabildiğince açık alanlarda bulunmak ve bizle aynı duyguları hisseden insanlarla yan yana olmaktır. Kapalı ve dar alanlar, tekrar atağı tetikleyeceği gibi halüsinasyonlara da neden olabilir. Örneğin sallanma olmasa bile hala sallanıyormuş gibi hissetme durumu buna örnek olabilir. Yalnız olma ve yalnız hissetme durumu, bireyin overthinking (aşırı düşünme) yaşamasına sebep olabilir ve bu durum kaygının kendini daha çok ortaya çıkarmasına neden olur. Bu yüzden; aile bireyleri, komşular ile iletişim halinde olmak, yalnız kalmaktan çok daha iyi olur ve bireyin rahatlamasını sağlar.
Deprem Sonrası
Deprem anında ve sonrasında gelen yoğun duyguların kendini dışarıya atması, bireyin hem kendini ifade etmesi hem de geçirdiği kaygının etkisini azaltması için gereklidir. Bu duygular; üzüntü, korku, çaresizlik gibi duygular olabilir. Ağlama, şoka girme, tepkisiz kalma bu duygular sonrasında kendini gösterir. Bireyin duygularını rahatlıkla yaşayabilmesi o an için zor olsa da zamanla kendini güvende hissettiği yerde dışarıya çıkacaktır. Bu durumda bireyin kendini sıkmaması, psikolojisinin dışarıya vurduğu tepkileri yaşaması gerekmektedir. Bazı kişiler ağlama, şoka girme ve hareket etmeme gibi durumların aksine sinir bozukluğu ile gülme tepkisi de gösterebilir. Hatta fazla gülme, yaşanan durumun gerçekleşmemiş olmama durumuna inanma ve normal yaşamaya devam etme gibi durumlar da söz konusu olabilir.
Bu durumda; tıpkı panikatak geçirmek, kaygı içinde olmak kadar normaldir. Her bireyin afet durumunda nasıl tepkiler vereceği ve psikolojisinin bunu nasıl karşılayacağı değişkenlik göstermektedir. Deprem anında tepkisiz kalmak, sakince olduğun yerden hareket etmeden sallantının geçmesini beklemek deprem anının farkında olup bu durumu sakince geçirebilmek de bireyin vereceği sağlıklı tepkilerden biridir. Bu durum da oldukça normaldir. Her duruma hazırlıklı olması açısından deprem çantası hazırlanmalı ve içine mutlaka battaniye, su, kuru gıda ve diğer ihtiyaçlar konmalıdır. Deprem anının şaşkınlığı ve stresi ile önceden hazır halde bulunan deprem çantasını bulup dışarı çıkmak akıl edilmeyebilir ve zaman alabilir. Bu yüzden deprem çantasını yatağımızın yanına koymamız veya çıkış kapısının yanına koymamız en mantıklı tercih olacaktır. Deprem anı ve sallantının devam ettiği süre zarfında, toplumsal olarak bireylerin birbirlerini anlayışla karşılaması ve destek olması, bu süreçte oldukça önemlidir.
Psikolog görüşü alınmıştır.
Yorumunuzu Yayınlayın