Howard Gossage Kimdir?
Reklamcılık tarihine “reklamdan nefret eden reklamcı” olarak geçen Howard Gossage, 1917 yılında Chicago’da doğmuştur. Farklı şehirlerde yaşamını sürdüren Gossage, üniversiteden mezun olduktan sonra İkinci Dünya Savaşı’nda Amerikan Donanması’nda savaş pilotu olarak görev almıştır. 1947 yılnda ordudaki görevinden ayrılarak San Fransisco’ya gitmiştir. Reklam sektörüne girmeden önce sayısız farklı iş tecrübesi edinen Gossage, 1954 yılında 36 yaşında iken ilk reklam ajansı deneyimini küçük çaplı ajanslardan birinde yer alarak edinmiştir. Çalıştığı ajansta bir yıl gibi çok kısa bir süre içerisinde başkan yardımcısı pozisyonuna yükselmiştir. 1957 yılında ise kendi işinin patronu olmak için bir ortaklık ile Weiner & Gossage ajansını kurmuş, bir süre sonra ortaklık son bulmuş ve ajansın tüm hisselerini Gossage almıştır.
Yaratıcı Güç ve Toplumsal Duyarlılık
Yaratıcılığın ve iletişim kurmanın gücüne inanan Gossage toplumsal duyarlılığı, ilkeleri ve farklı bakış açısıyla reklamcılık tarihinde muhalif bir yere konumlanmıştır. Ayrıca Howard Gossage, “sürdürülebilirlik” kelimesini henüz böyle bir kelime belki de sözlüklerde bile yer almazken reklamcılık sektöründe dillendiren ilk kişidir. Toplumsal duyarlılık çerçevesinde geliştirdiği kampanyalar kariyerinde büyük rol oynamıştır. O, söylediklerinin her zaman arkasında durmuş, koyduğu kurallara önce kendisi uymuş ve böylece ilkelerine bağlı bir reklamcı olarak tanınmıştır. Kötü veya sıradan işlerle büyük kazançlar sağlamak onun amacı değildir. Aksine heyecan verici kampanyalara yürütebileceği müşteriler onun için her zaman daha önemli olmuştur. Reklamı ve mecrayı sadece mesaj aktaran bir araç olarak görmez ve reklam bombardımanından nefret eder. Öyle ki herhangi bir ürün veya marka için dev kampanyalar inşa etmemiştir. Fakat geleneksel olana karşı duruşu ile yenilikçi, alternatif ve yaratıcı birçok işe imza atmıştır.
Reklamcılığın “Sokrates”i
Gossage bugün reklam ustası dediğimizde aklan gelen ilk isim olmasa da reklamcılığa en fazla etki eden kişilerden biridir. Sıradanlıktan kaçması, radikal olması, duyarlılığı, farklı bakış açısı ve tüm bunları birleştirdiği kendine özgü yaratıcılığıyla maddi kaygıdan uzak maneviyatı baskın özgün kampanyaları onun en belirleyici özellikleridir. Bu özellikler onu döneminin reklamcılarından ayrıştırmış ve kendisine “Sokrates” unvanını getirmiştir.
“Pink Oil” Kampanyası
Howard Gossage’ın en çok bilinen kampanyası ise “Pink Oil” kampanyasıdır. Fina, bir benzin markasıdır ve Gossage markayı diğer benzin markalarından ayrıştırmak isteyerek kampanyaya ilişkin şu ifadelerde bulunmuştur: “Hiçbir sürücü tanınmış bir benzin markasıyla diğer bir marka arasında herhangi bir fark olduğuna inanmaz. Bu nedenle, inandıkları varsayımına dayanan bir reklam, kabul etmek gerekir ki saçmalıktır. … Gerçek şu ki insanlar sadece gerektiği zaman bir benzin istasyonunda duracak ve eğer adınızın farkında olurlar da ve bizim için iyi bir şeyler düşünürler ise bizimkilerden birisinde duracaklardır.” (Fırlar & İnan, 2017)
Gossage’a göre her marka en iyisi olduğunu iddia ediyordu zaten ve dolayısıyla Fina için yapılması gereken farklı bir şey, orijinal bir fikirdi. Buradan yola çıkarak o güne kadar hiçbir firmanın lastiklerinde içinde yer alan havaya dair bir iddia geliştirmediklerinin farkına varan Gossage, lastiklerin içindeki havayı renklendirmeye karar verir. İstasyona gelenlere lastiklerini “pembe hava” ile şişirtebileceklerini duyuran ilanlarla kampanyaya başlar. Bu kampanya aslında modern tüketim alışkanlıklarını ve klişe bir hal alan reklam sloganlarını da eleştiren ironik bir bakış açısına sahiptir. Yani Howard Gossage, yapacağını yapmıştır yine.
Kaynakça
- Fırlar, F. G., & İnan, N. (2017). Howard Gossage: Reklamlar Konuşur mu? M. E. Bakır içinde, Reklam Ustaları 1 (s. 263-289). Detay Yayınları.
Yorumunuzu Yayınlayın