Sosyal medya akımları, çevrimiçi platformlarda hızla yayılan trendlerdir. Kullanıcılar, bu akımları takip ederek idealize edilmiş bir benlik sunumu yapar. Bu, sosyal onay almak ve toplumsal normlara uyum sağlamak için yapılır, ancak gerçek kimlikten sapmalara yol açabilir.
SOSYAL MEDYA VE BENLİK NEDİR?
Sosyal medya, kullanıcıların içerik paylaştığı ve etkileşimde bulunduğu dijital platformlardır. İnsanlar, bu dijital platformlarda düşüncelerini paylaşır, diğer insanlarla iletişim kurar ve gündemi takip eder. Ancak sosyal medyanın işlevi yalnızca iletişimle sınırlı değildir; bireylerin kendilerini ifade etme, kimliklerini inşa etme ve çevrelerinden onay alma süreçlerini de etkiler. Sosyal medyada paylaşılan her şey, aslında bir tür “kendini sunum” biçimi olarak karşımıza çıkar. Benlik ise bireyin kendisiyle ilgili düşüncelerini, inançlarını ve duygularını kapsar. Daha basit bir ifadeyle, bir insanın “Ben kimim?” sorusuna verdiği yanıttır.
SOSYAL MEDYA AKIMLARI BENLİK ALGISINI BÜYÜK ÖLÇÜDE ETKİLER
Sosyal medya, bireylerin benlik algısını şekillendiren en güçlü araçlardan biri hâline gelmiştir. Sosyal medya akımları, bireylerin kimliklerini keşfetmelerine yardımcı olabildiği gibi, onları baskı altına alarak gerçek benliklerinden uzaklaşmalarına da neden olur. Akımlar, kişileri estetik normlara ve idealize edilmiş yaşam tarzlarına uymaya zorlar. Bu baskılar, düşük özgüven, anksiyete ve sahte mükemmellik arayışına yol açar. İnsanlar, sosyal medyada beğeni ve onay için kendilerini başkalarıyla kıyaslayarak özgünlüklerini kaybedebilir. Sonuç olarak, sosyal medya, bireylerin içsel değerlerini unutarak dışsal onaylara dayalı kimlikler oluşturmalarına neden olabilir.
RICH KIDS AKIMI ZENGİNLİĞİ MUTLULUKLA EŞDEĞER GÖSTERİR
Zengin gençlerin sosyal medyada lüks yaşamlarını sergilemesiyle oluşan bir trenddir. Özel jetlerle seyahat edenler, pahalı restoranlarda yemek yiyenler ve marka kıyafetlerle poz verenler bu akımın temsilcileridir. Bu tür içerikler, sosyal medyada zenginlik ve lüksü başarı ve mutlulukla eşdeğer gösterir. Ancak bu, bireyler üzerinde iki farklı etkiye neden olabilir. Bazı insanlar, bu içeriklere hayranlık duyarak onları motive edici bulabilir ki bu küçük bir kesimdir. Daha geniş bir kesim için bu tür paylaşımlar, kendi hayatlarını yetersiz hissetmelerine yol açabilir. Sürekli bir kıyaslama hâli, bireylerin benlik algısını zedeler ve maddi zenginliği yaşamın ana hedefi gibi görmelerine neden olabilir.
PERFECT BODY AKIMI İDEALİZE EDİLMİŞ ESTETİK VÜCUTLAR
Perfect Body akımı, sosyal medyada yaygınlaşan ve ince, kaslı veya belirli estetik standartlara sahip vücut tiplerini idealize eden bir trenddir. Sağlık, çekicilik ve başarı gibi kavramlar, bu tür vücutlarla ilişkilendirilir. Bu akımı takip eden kişiler, idealize edilmiş vücutlarla kendi bedenlerini kıyaslayarak yetersizlik hissi yaşayabilir. Özellikle gençler bu standartlara ulaşmak için aşırı diyetler, ağır egzersiz programları veya estetik operasyonlar gibi yollara başvurabilir. Ancak bu süreç, genellikle hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara yol açar. Çünkü gerçekçi olmayan bu standartlar, bireylerin doğal bedenlerini kabul etmelerini zorlaştırır. Bu akıma ınsta-body, fitness influencerları, slim thick akımlarını da dahil edebiliriz. Daha da kötü örneklerden bahsedecek olursak pro-ana, thinspiration, bonespiration gibi tabiri caizse sadece kemikten oluşmayı amaçlayan akımlar da bir dönem popüler olmuştur.
A WEEK OF OUTFITS AKIMIYLA YETERSİZ HİSSETTİREN GARDIROPLAR
Bireylerin günlük yaşamlarında giydikleri kıyafetleri bir hafta boyunca paylaşmalarını içerir. Bu akım bireyleri yalnızca tarzlarını paylaşmaya değil, aynı zamanda sürekli yeni kıyafetler satın almaya da teşvik ediyor. Akımın içerikleri genellikle özenle seçilmiş, çoğu zaman pahalı veya sponsorlu parçalar içeriyor. Sürekli yeni kıyafetlerle bir ideal yaratılması, insanların mevcut gardıroplarını yetersiz görmelerine neden olabiliyor. Kişisel tarzın özgürce ifade edilmesinden çok, trendlere ve modanın dayattığı standartlara uyma baskısını artırıyor.
TRADWIFE AKIMI TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİNİ PEKİŞTİRİYOR

Akımın Öncüsü Ballerina Farm
Modern toplumdaki kadınların geleneksel aile rollerini ve ev içindeki eş ve anne gibi rollerini benimsemesini savunan bir sosyal medya hareketidir. Bu akım özellikle Instagram, YouTube ve TikTok gibi platformlarda popülerleşmiştir. Tradwife hareketinin kadının geleneksel aile rolüne adanmasını vurgulayan içerikleri, genç kızları erken yaşta anne ve eş olmanın tek geçerli yaşam tarzı olduğuna inandırabilir. Bu onların toplumsal cinsiyet rollerini dar bir çerçevede görmelerine ve kendi potansiyellerini keşfetmeden sınırlı bir dünya görüşüne sahip olmalarına yol açabilir. Influencer Hannah Neeleman’ın ballerinafarm hesabı buna örnek oluşturur.
SOSYAL MEDYA AKIMLARI İDEALİZE EDİLMİŞ DÜNYA SUNUYOR
Sosyal medya akımları, insanlara idealize edilmiş bir dünya göstererek benlik algılarını olumsuz yönde etkiliyor. Bu platformlar, bireylerin kendilerini oldukları gibi görmelerini zorlaştırırken, başkalarının hayatlarını gözlemleyerek kendi yaşamlarını kıyaslamalarına neden oluyor. Sosyal medyada yaygın olan maddi zenginlik, fiziksel görünüm ya da yaşam tarzı gibi idealize edilmiş standartlar, bireylerde “Ben yetersizim.” hissi uyandırabiliyor. Bu kıyaslama döngüsü, bireyleri gerçek benliklerinden uzaklaştırarak sürekli bir toplumsal onay arayışına ve mükemmellik beklentisine sürüklüyor. Özellikle gençler, sosyal medya üzerinden yansıyan bu standartlara ulaşmak için yoğun bir çaba sarf ederken, psikolojik olarak da zorlanabiliyorlar. Kendilerini oldukları gibi kabul etmekte güçlük çeken bireyler, bu baskı nedeniyle özgün kimliklerini ifade etmekte daha da zorlanıyor.
KAYNAKÇA
- https://haberton.com/sosyal-medya-ile-degisen-benlik-algisi/
- https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1175349
- https://www.erkamtemir.com/sosyal-medyada-benlik-sunumu-ve-mahremiyet-kavrami-ile-iliskisi/
- https://nek.istanbul.edu.tr/ekos/TEZ/ET002808.pdf
Yorumunuzu Yayınlayın